Akşener: Erdoğan’ın damat inadı bize 135 milyar liraya mal oldu!
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin meclis grup toplantısında konuştu.

Ekonomik gelişmeleri değerlendiren Akşener, hükümetin faiz politikasını eleştirdi. Akşener, “Gelin şu, “faiz sebeptir, enflasyon sonuç” saçmalığını terk edin.Yanlış teşhis, yanlış tedavi demektir. Hastalığı yenmek için, önce teşhisi doğru yapmak lazım.Ne var ki, Sayın Erdoğan hatada ısrar ediyor” diye konuştu.

'Erdoğan’ın Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve damat inadı bize 135 milyar liraya mal oldu'

Türkiye’nin iktidar partisi sebebiyle her yıl yurt dışına 15 milyar dolar faiz ödediğini dile getiren Akşener konuşmasına şöyle devam etti:

 Temmuz 2018’de, vergi gelirinin yüzde 10’u faiz ödemelerine gidiyordu. Bu bile, o zaman yüksek bir orandı ama, bugün, milletin bin bir zorlukla ödediği vergilerin, yüzde 20’si bir avuç faiz lobisine gidiyor. Yine Temmuz 2018’de, devletin iç ve dış borç toplamı, 1 trilyon liraydı. Bugün, 1,9 trilyon liraya ulaştı. Son iki yılda, yanlış borçlanma stratejisinin bütçemize maliyeti, 135 milyar lira oldu. Yani, Sayın Erdoğan’ın Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve damat inadı bize 135 milyar liraya mal oldu. Yani, pandemiyle mücadele için, bütçeden millete yapılan doğrudan yardımların 13 buçuk katı, ağaların dillerinden düşürmedikleri faiz lobisine fazladan ödendi. Çelişkiye bakar mısınız?... Bir yandan iki lafın birinde, faiz lobisinden şikayet ediyorlar, diğer yandan faiz lobisine en çok parayı kendileri kazandırıyorlar. Türk Ekonomisi, bu iktidar yüzünden, her yıl yurt dışına 15 milyar dolar faiz ödüyor.

 Politika faizi oranları; Japonya ve İsviçre’de eksi, Avro bölgesinde sıfır, ABD’de yüzde 0,25, Polonya’da yüzde 0,1, Brezilya’da yüzde 2, Güney Afrika’da yüzde 3,5, Hindistan’da yüzde 4, Rusya’da yüzde 4,25 iken, faiz karşıtı Sayın Erdoğan’ın yönettiği Türkiye’de, yüzde 15’e yükseltiliyor. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Sayın Erdoğan’ın teorisinin tam tersine, “Enflasyon sebep, faiz sonuçtur” diye açıkça ifade etti. Böylece Türkiye’yi deneme tahtası, Türk milletini de denek gören zihniyet iflas etti. Ama bu deneyin faturası ağır oldu, milletimizin önüne Sayın Erdoğan’ın tabiriyle acı reçete kondu.

'Bu ucube sistemin bizzat kendisi sorun üretiyor'

Cumhurbaşkanlığı sistemini eleştiren Akşener, çözümün iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistem olduğun ifade etti. Akşener şöyle devam etti:

"Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Atılacak adımlar belli. Yüksek faizle, sıcak parayı ülkeye çekmeye yönelik politikalar, hiçbir zaman çözüm olmamıştır. İç ve dış siyasetteki en küçük dalgalanmada, piyasa daha yüksek faiz talep edecektir. Bu iktidar sayesinde Türkiye’nin sorunları yapısallaştı. Yapısal tıkanıklık, ancak yapısal müdahalelerle aşılabilir. Bu ucube sistemin bizzat kendisi sorun üretiyor. En büyük yapısal çözüm, Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nden vazgeçmektir. En büyük yapısal çözüm, İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçmektir."

'Kurt kışı geçirir ama, yediği ayazı unutmaz'

Konuşmasına Öğretmenler Günü’nü kutlayarak başlayan Akşener, öğretmenlerin yaşadığı ekonomik zorlukları dile getirerek şunları söyledi:

Kurt kışı geçirir ama, yediği ayazı unutmaz. Öğretmenlerimiz de, onlara reva gördüğünüz bu 18 yılı, hiç ama hiç unutmayacak. Ay sonunu getiremediği için, ek iş yapmak zorunda kalışını, asla unutmayacak. Öğrencisiyle pazardaki tezgahının başında karşılaşınca, yüzünü saklayışını, asla unutmayacak

‘Gerekli adımların atılmasını bekliyorum’

Türkiye'den Libya’ya giden bir yük gemisinin Avrupa Birliği’nin (AB) İrini Harekatı kapsamında bir Alman fırkateyni tarafından durdurulması ve aranmasına değinen Akşener, “Hükümetten, uluslararası hukuktan doğan haklarımızın, hukukumuzun korunması için, gerekli adımları atmasını bekliyorum” diye konuştu.

2 haftalık karantina önerdi

Koronavirüs salgınında hasta sayılarının, salgının yoğun yaşandığı Nisan ayının bile üstüne çıktığını ifade eden Akşener, iki haftalık karantina uygulanmasını önerdi.

“En az 2 hafta karantina ilan edin, bu iş kontrolden çıkıyor.” diyoruz. Haklı çıkmaktan da çok üzgünüz. Çünkü kaybettiğimiz canlar bizim canımız. Ama görüyoruz ki, iktidar hala pansuman tedbirlerle durumu idare etmeye çalışıyor. Buradan Sayın Erdoğan’a bir kez daha sesleniyorum; Gelin, en az 14 günlük bir karantina uygulayın. Aşı umuduna kadar Türkiye rahatlasın. Ama bunu yaparken, işletmeleri ve çalışanları ayakta tutacak tedbirleri almayı ihmal etmeyin. İşletmelere nakit desteği verin. Çalışanlara nakit desteği verin. Biz bu konuda ısrar ettikçe, beyefendilerin ilk tepkileri işin ekonomik boyutu oluyor. Oysa, Türkiye’nin parası var. Türkiye’nin gerekli desteği verecek gücü var.

‘Eğer iktidar, 19 yıldır çocuklarımızın içinde bulunduğu durumu görmezden geliyorsa, ortada büyük bir sorun var demektir’

UNICEF’in 2020 raporuna değinen Akşener, 41 ülke arasında, çocuk politikaları konusunda, en başarısız ülkenin Türkiye olduğunu belirterek şunları söyledi:

Çocuklarımızın çalışma sebeplerinin başında, yüzde 40’a yakın bir oranda, aile ekonomisine destek sağlamak geliyor. Ankara, İzmir ve İstanbul’da, düşük ve orta gelirli ailelere mensup, yaklaşık 3000 çocukla yapılan araştırmaya göre,çocukların değiştirmeyi en çok istedikleri şey, adaletsizlik ve eşitsizlik. Ne kadar acı, değil mi? Eğer çocuklarımızın, yetersiz beslenmeden doğan vitamin eksikliği nedeniyle, 2-3 yaşına geldikleri halde dişleri çıkmıyorsa, ortada büyük bir sorun var demektir. Eğer kız çocuklarımız, sırf kanunlar yetersiz diye, küçücük yaşlarında anne oluyorsa, ortada büyük bir sorun vardır demektir. Eğer “Sek sek oynama yaşındaki kız çocuklarıyla evlenilebilir.” diyen sapıklar, her yerde kol geziyorsa, ortada büyük bir sorun var demektir. Eğer iktidar, 19 yıldır çocuklarımızın içinde bulunduğu durumu görmezden geliyorsa, ortada büyük bir sorun var demektir.

Akşener, sözlerinin ardından kürsüyü Türkiye Barolar Birliği, Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı ve Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği Yönetim Kurulu Üyesi avukat Hatice Kaynak’a bıraktı.

Diğer Yazılarımız